11 Temmuz 2012 Çarşamba

dünün orjinali bugünün madurlarına gelsin...

bugün sabah çok erken uyandım, her sabah yaptığım gibi. işe gelmek için hazırlanırken, "evren" bana "bir mesajınız var" dedi. camı açıp dışarı doğru eğildim. eski sevgilimin yavuklusundan geliyormuş. mesajı alıp almamakta tereddüt ettim. işe geç mi kalsam, mesajı mı alsam?

sabah sabah niye evren benle oyun oynuyor diye düşündüm. üstelik sabahın bu saatinde neden uyanmıştı ki bu insan? çalışmayıp evi baştan sona doksan ikinci kere temizlemek için mi yoksa işe gidecek olan kocasına kahvaltı hazırlamak için mi? çünkü hepimiz çok iyi biliyoruz ki istenilen hayat tarzı buydu, benim beceremeyip topuklarım götüme vura vura kaçtığım... her neyse en iyisi bunları düşünürken işe geç kalacağıma bari mesajı dinlediğim için işe geç kalayım dedim.

ben senin bildiğin kızlardan değilim demediğim için bir oyunu kaybetmiş olan ben, kim bilir neler dinleyecektim? ben senin bildiğin kızlardanım sevdiceğim. telefon etmezsen kızarım, gözümün içine bakarak konuşmazsan trip atarım, sevgi göstermezsen dünyayı dar eder, victoria's angels'dan daha güzel olduğuma inandırılmazsam bir kitle imha silahından daha tehlikeli olabilirim demediğim için onca zaman cezalandırılmış olan ben, kim bilir neler neler duyacaktım az sonra.

sonunda penceremi ardına kadar açtım. işte geliyordu... senin bildiğin kızlardan olmayan bir zamanlar ki sevgilin şuanki karının bana mesajı: yerleri paspaslıyorum, memelerim dizime değdi, bazlama yaptım yinmi? ... her şeye rağmen o benim!

işte o zaman kariyerimi araç değil amaç edindiğim için içim rahatladı. üzerimi giyindim, saçlarımı taradım, kulaklığımı takıp ayakkabılarımı giydim. işe doğru yola koyuldum. bu sefer "evren" bana başkalarının değil kendini mesajını iletiyordu: şimdi kaçıp kurtulduğuna mutlu değil misin? o zaman az mı küfrettin bana nemrudun kızı, şimdi benden özür dile!

buradan evren'e özrümü, tüm kral tv çalışanları ve tüm kral tv sevenlerine sevgilerimi yolluyorum. mısır'da ölüp miras bırakmasını beklediğim büyük büyük amcama acele etmesini söylerken, tüm ailemi: annem, babam, ablam, ölmüş olan akrabalarım, ölmemiş olan akrabalarım, içimde gizli tutmaya çalıştığım akbabalarım sinsiliklerim, kaynım, kaynatam ve ramazan dolayısıyla thy'a bağışladığım kuzenlerimi çok çok öpüyorum.

P.S: kimsenin üstüne alınmasına gerek yok, tamamen ayşe arman lüzumsuzluğuyla yola çıkarak yazılmış bir yazıdır. tüm sevenlerime duyurulur.